COVİD-19, yeni inme ve kalp krizi
Danimarka’da yapılan bir çalışmanın sonuçlarına bakmak istiyorum. Danimarka’da ilk tanı konulan şubat ayından temmuz ayına kadar hastanelere başvuran yeni tanı konmuş COVİD-19’lu tüm hastaların kayıtlarına ulaşılmış ve bunların içinden yeni gelişen inme veya kalp krizi tanısı alanların oranı hesaplanmış. Bu 5119 hastanın 44 tanesinde yeni tıkayıcı inme gelişmiş. Bu hastaların yaşı ortalama 77 imiş ve yaklaşık yarısı kadın imiş. % 45’inde öncesinde hipertansiyon varmış. İlginç olarak COVİD-19 tanısı laboratuvar olarak netleştikten sonraki 14 gün içinde 18 adet inme gelişmiş ki bu durum COVİD-19 tanısından önceki 6 aylık peryod ile karşılaştırıldığında yeni gelişen inme hızı 10 kat yüksek imiş. 5119 hastanın 17’sinde ise yeni kalp krizi vakasına rastlanmış. Bu hastaların da ortalama yaşı 73 imiş ve yine yaklaşık yarısı kadın imiş. Bu hastaların % 45’inde kolesterol yüksekliği varken sadece 4 hastada hipertansiyon varmış. Kalp krizi geçirme hızı da önceki 6 aya göre bu peryodda 5 kat yüksek saptanmış.
Bu tıkayıcı damar hastalıklarının artmasının sebebi ne olabilir?
Bir başka değerlendirmede (Lowenstein C., Solomon S. Ekim.2020 Circulation.) ise ağır COVİD-19 hastalığı bir küçük damar hastalığıdır denilmektedir. Bizim hayati organlarımıza besini, oksijeni taşıyan ve atıkları temizleyen küçük damarlarımızın hasarlanması durumunda hayatımızın zorlaşacağı, sağlığımızın kaybolacağı aşikârdır. Ağır seyreden solunum sıkıntısı, zatürre, çoklu organ yetmezliği ve ölüm ile giden COVİD-19 vakalarında yaygın inflamasyon ve tromboz (pıhtı) bu kliniğe sebep oluyor olabilir. Bunun nedeni de coronavirüsün solunum yolu hücrelerinin yanında damar endotel hücrelerini de önce enfekte etmesi ve sonra bu hücreleri aktive etmesi sonucu küçük damarlarda inflamasyon ve tromboz olmasıdır. Ağır COVİD-19 hastalarında hem atardamar hem toplardamar pıhtılaşması görülmektedir. Toplardamarlarda pıhtı olayları COVİD-19 tanısıyla yoğun bakıma alınanların %20-35’inde rastlanmış ve ölenlerin neredeyse tamamında toplardamarlarda pıhtı saptanmış. Ayrıca yoğun bakıma yatanların % 4’ünde de kalp krizi
veya inme ile sonuçlanan atardamar pıhtısına rastlanılmış. Bu hastalarda yaygın inflamasyon belirteçleri kanlarında yüksek saptanmış. Burdaki asıl mekanizma damardaki endotel hücrelerinin zedelenmesidir ve otopsi incelemelerinde akciğer, böbrek, kalp ve karaciğerdeki küçük damarların iç yüzeyini döşeyen damar endotel hücrelerinde inflamasyonun ve zedelenmelerin tespit edilmiş olmasıdır. Peki bu nasıl oluyor? Henüz kanıtlanmamış olsa da bir ihtimal coronavirüs bazı reseptörler ile direk endotel hücrelerine bağlanıyor ve damar endotel hücrelerini enfekte ediyor. Diğer bir ihtimal ise coronavirüs insanın enfeksiyonla mücadelede olan savunma sistemlerini aşırı uyarıyor ve aşırı bağışıklık cevabı olarak bu damar hücrelerinden pıhtılaşmayı arttırıcı maddeler salınıyor. Dolayısıyla şu anda tedavi hedeflerine eklenen bir teori de bu damar içi pıhtılaşmayı önlemek için yeni ilaçların denenmeye başlamasıdır (vücutta pıhtı yapıcı maddeleri engelleyen). Henüz coronavirüs açısınıdan alınacak çok yolumuz olduğu belli.
Sonuç olarak şu anda en iyi tedavi yakalanmamak için tedbirli olmamız. Bir diğer nokta ise COVİD-19 ile birlikte kontrolsüz tansiyonun ve kontrolsüz kolesterol seviyeleri olan insanlarda daha çok kap krizi veya felç olayının tespit edilmesi. Yani coronaya odaklanıp genel sağlığımızı bırakmak büyük hata olur. Online da olsa mutlaka doktorunuz ile görüşüp kalp damar hastalıkları için risk faktörlerini minimuma indirmemiz sağlığımız için zorunludur.
Sağlıklı günler dilerim.
COVİD-19, yeni inme ve kalp krizi
Danimarka’da yapılan bir çalışmanın sonuçlarına bakmak istiyorum. Danimarka’da ilk tanı konulan şubat ayından temmuz ayına kadar hastanelere başvuran yeni tanı konmuş COVİD-19’lu tüm hastaların kayıtlarına ulaşılmış ve bunların içinden yeni gelişen inme veya kalp krizi tanısı alanların oranı hesaplanmış. Bu 5119 hastanın 44 tanesinde yeni tıkayıcı inme gelişmiş. Bu hastaların yaşı ortalama 77 imiş ve yaklaşık yarısı kadın imiş. % 45’inde öncesinde hipertansiyon varmış. İlginç olarak COVİD-19 tanısı laboratuvar olarak netleştikten sonraki 14 gün içinde 18 adet inme gelişmiş ki bu durum COVİD-19 tanısından önceki 6 aylık peryod ile karşılaştırıldığında yeni gelişen inme hızı 10 kat yüksek imiş. 5119 hastanın 17’sinde ise yeni kalp krizi vakasına rastlanmış. Bu hastaların da ortalama yaşı 73 imiş ve yine yaklaşık yarısı kadın imiş. Bu hastaların % 45’inde kolesterol yüksekliği varken sadece 4 hastada hipertansiyon varmış. Kalp krizi geçirme hızı da önceki 6 aya göre bu peryodda 5 kat yüksek saptanmış.
Bu tıkayıcı damar hastalıklarının artmasının sebebi ne olabilir?
Bir başka değerlendirmede (Lowenstein C., Solomon S. Ekim.2020 Circulation.) ise ağır COVİD-19 hastalığı bir küçük damar hastalığıdır denilmektedir. Bizim hayati organlarımıza besini, oksijeni taşıyan ve atıkları temizleyen küçük damarlarımızın hasarlanması durumunda hayatımızın zorlaşacağı, sağlığımızın kaybolacağı aşikârdır. Ağır seyreden solunum sıkıntısı, zatürre, çoklu organ yetmezliği ve ölüm ile giden COVİD-19 vakalarında yaygın inflamasyon ve tromboz (pıhtı) bu kliniğe sebep oluyor olabilir. Bunun nedeni de coronavirüsün solunum yolu hücrelerinin yanında damar endotel hücrelerini de önce enfekte etmesi ve sonra bu hücreleri aktive etmesi sonucu küçük damarlarda inflamasyon ve tromboz olmasıdır. Ağır COVİD-19 hastalarında hem atardamar hem toplardamar pıhtılaşması görülmektedir. Toplardamarlarda pıhtı olayları COVİD-19 tanısıyla yoğun bakıma alınanların %20-35’inde rastlanmış ve ölenlerin neredeyse tamamında toplardamarlarda pıhtı saptanmış. Ayrıca yoğun bakıma yatanların % 4’ünde de kalp krizi